Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
***Siper:***
Bir gün cephede göz gözü görmüyor.Siperde bir asker en iyi arkadaşının meydanda düştüğünü görmüş.Komutana gidip arkadaşımı
alabilirmiyim demiş.Komutan olmaz o zaten çoktan ölmüştür diye reddetmiş.Asker ısrar edince komutan razı olmuş.Asker nasıl
olduysa arkadaşını sırtlayıp sipere getirmiş.Komutan demişki: Bak sana demiştim arkadaşın çoktan ölmüş.Oraya gittiğine değmedi.
Asker demişki: Komutanım demiş.Ben yanına gittiğimde hala yaşıyordu.
Ve onun son sözlerini duymak benim için dünyalara bedeldi. GELECEĞİNİ BİLİYORDUM DOSTUM. GELECEĞİNİ BİLİYORDUM..
***/Bana Ait Olmayana Karışamam:
Bâyezid-i Bistâmî (k.s.) hazretlerinin ileride büyük bir insan olacağı küçüklüğünde belliydi. Nitekim Şakîk-i Belhî hazretleri bir gün, onu çocukluğunda arkadaşları ile oynarken görmüş, ´Bu çocuk büyüyünce zamanın en büyük velîsi olacak´ buyurmuştu.
Âlimlerden bir zât, yine bir gün Bâyezid hazretlerini görünce çok sevmiş, zekâ ve anlayışını ölçmek için:
´Güzel çocuk, namaz kılmasını biliyor musun?diye sormuştu. Bâyezid-i Bestâmî(k.s.) de:
´Evet Allah dilerse, becerebiliyorum cevabını vermişti. O âlim zât:
´Nasıl? diye sordu. Bâyezid hazretleri de:
´Rabbimin emrini yerine getirmek üzere tekbir alıyor, Kur´ân-ı Kerîm´i tane tane okuyor, ta´zim ile rükûya gidiyor, tevâzu ile secdeye ediyor, vedâlaşarak selâm veriyorum, dedi. O zat bu târife hayran kalarak:
´Ey sevimli ve zekî çocuk! Sende bu fazîlet ve derin anlayış varken, insanların gelip başını okşamasına niçin izin veriyorsun?diye sordu.
Bâyezid hazretleri, bu soruya da yaşından umulmayacak hâkimâne bir cevap verdi. Buyurdu ki:
´Onlar beni değil, Allah Teâlâ´nın beni süslediği o güzelliği meshediyor, okşuyorlar. Bana ait olmayan bir şeye dokunmalarına nasıl mâni olabilirim
***}Gerçek Fakirlik
Günlerden bir gün bir baba ve zengin ailesi oğlunu köye ***ürdü. Bu yolculuğun tek amacı vardı, insanların ne kadar fakir olabileceklerini oğluna göstermek... Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler.
Yolculuktan döndüklerinde baba oğluna sordu:
- İnsanların ne kadar fakir olabildiklerini gördün mü?"
- Evet...
- Ne öğrendin peki?
Oğlu cevap verdi:
- Şunu gördüm; bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört. Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havuzumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyorlar.
Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı. Oğlu ekledi, "Teşekkürler baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için!"
***-Hediye
En büyük velilerden biri olduğunda şüphe bulunmayan Bayezid-ı Bestâmi'yi ölümünden sonra bir dostu rüyasında gördü ve kendisine sordu:
- İlahi huzurda seni nasıl karşıladılar? Bayezid-i Bestami cevap verdi:
- Bana, "ne getirdin?" diye sordular. Ben de dedim ki "Bir dilenci bir padişahın huzuruna çıkınca ona ne getirdin diye sormazlar, dile bizden ne dilersen" derler.
Sözüme Rabbimin cevabı erişti: "Doğru söylüyor, doğru söylüyor."
***&ARKADAS MI, DOST MU ? [Mutlaka Okuyun]
Baba ve ogul konusuyorlarmıs. Babası ogluna sormus, "Senın kac tane dostun var?"
Oglan cevap vermıs: "Ohooo yuzlerce..."
Babası ogluna acıklamıs.
"Bak oglum" demıs ınsanın bır suru arkadası olabılır ama yuzlerce dostu olamaz. Dost dedıgın dıger arkadaslara benzemez. ınsanın hayatı boyunca ancak 1 ya da 2 tane dostu olabılır.
Oglan sacma demıs. Benım bır suru dostum var ve hepsı benı sever ve her zaman bana yardıma kosacaklarına emınım.
Oyle mı demıs babası? O zaman gel senınle bır test yapalım.
Adam bırkac tane tavuk kesmıs ve baska bırkac ıvır zıvır'la bırlıkte bır cuvala doldurmus. Cuval'dan kanlar akıyormus. Sımdı gıt demıs bu cuvalı arkadaslarına gotur ve onlardan yardm ıste. Cuvalı bırlıkte bır yerlere gomun.
Cocuk cıkmıs yola, bır arkadasının kapısını calmıs, arkadası elındekı kanlı cuvalı gorunce cocugun yuzune kapıyı kapatmıs, baska arkadasları bır daha onlarla konusmamalarını gorusmemelerını rıca etmısler, cunku hepsı cuvalın ıcınde bır ceset oldugunu sanmıs.
Oglan yuzu allak bullak babasına donmus olanları anlatmıs. Babası demıs; "ıste senın arkadaslarının dostlugu bu kadar. Sımdı al bu cuvalı
benım dostuma gotur."
Oglan tekrar sırtlamıs cuvalı dusmus yola. Babasının dostu kapıyı acıp, oglanı ter ıcınde, elınde kanlı bır cuvalla gorur gormez etrafa soyle bır bakmıs ve hemen almıs ıcerıye. Sen Ahmet'ın oglusun degıl mı demıs? Evet demıs cocuk. Ver elındekını dıyerek cuvalı almıs. Arka bahceye cıkarmıs, arka bahcede bır cukur kazıp cuvalı gommus. Cocuga su ıkram etmıs. Bu arada yetmemıs, gomdugu yer bellı olmasın dıye sarımsak ekmıs oraya.
Cocuk ben artık gıdeyım demıs. Adam da babana soyle sarımsak tarlasına gozum gıbı bakıyorum demıs.
Cocuk gıtmıs babasına durumu anlatmıs, gercekten senın dostun varmıs benım ıse sadece sıradan arkadaslarım demıs. Yooo bıtmedı demıs babası, sımdı tekrar gıt dostumun kapısını cal ve acar acmaz yuzune okkalı bır tokat yapıstır. Cocuk olur mu hıc oyle sey demıs. Olur olur, ancak o zaman anlayacaksın dostlugun ne demek oldugunu.
Cocuk caresız utana sıkıla tekrar dusmus yola. Kapıyı calmıs. Babasının dostu kapıya cıkar cıkmaz da babamın sıze ıletmek ıstedıgı bır sey var demıs. Nedır o demeye kalmadan cocuk okkalı bır tokat yapıstırmıs babasının dostunun suratına. Uzulmus bır yandan da nasıl vurdum dıye.
Babasının dostu demıs kı, benım de babana ıletmek ıstedıgım bır sey var... Soyle o babana "bız bır tokata satmayız koskoca sarımsak tarlasını" demıs!
ıste boyle. Cocuk o zaman anlamıs dostlugun degerını ve babasının yuzlerce arkadasın olacagına bır dostun olsun yeter derken ne demek ıstedıgını...
ALLAH c.c emanet olunuz ALLAH yolundaki Gönül Dostlarım
***%VucüduM CehenneM KaDaR olsun
Birgün Resulullah Efendimiz,s.a.v Eshab-ı ile mescidde otururken, Cebrail
aleyhisselam geldi. ResuI-i Ekrem'e,s.a.v
- Ebu Bekir'in bir saat ibadeti başkalarının yetmiş yıllık ibadetinin yerini tutar, dedi. ResuI-i Ekrem,s.a.v bir şey söylemeyip, Hazret-i Bilal'e, Hazret-i Ebu Bekir (r.a.)'i çağırmasını emir buyurdu. Hazret-i Ebu Bekir (r.a.) hemen geldi. Resulullah, Hazret-i Ebu Bekir'i karşıdan görünce, karşılayıp, yanına oturttu.
- Evde ne yapıyordun ne gibi bir amelle meşguldün? diye sordu. O da şöyle cevap verdi:
- Hatırama şu gelmişti: Hak Teala Cenneti ve Cehennemi yarattı. Her ikisini de dolduracağını diledi (takdir etti). Hak Teala'dan, vücudumu Cehennemi dolduracak kadar büyük yapmasını ve yalnızca oraya beni koymasını başka kulunu koymamasını diledim. Böylece hem Hak Teala'nın takdiri yerine gelmiş, hem de bütün insanlar Cehennem korkusundan kurtulmuş olurlar, cevabını verdi. Eshab-ı kiram, Hazret-i Ebu Bekir (r.a.)'in bu yüksek duasına hayran kaldılar
İbret Alıcı Atasözleri:
Altın ateşle, kadın altınla, erkek kadınla imtihan edilir.
U.S.A
Ne kadar az yüksekten uçarsan, düştüğün zaman o kadar az incinirsin.
TİBET
Dikenler arasında güller yetişir.
ALMAN
Kadınlar gülebildikleri zaman gülerler, istedikleri zaman ağlarlar.
VENEZUELA
Kadın gölge gibidir, kendisini takip edenden kaçar, önünden gidenin
arkasından koşar.
KONGO
Evlenmeden evvel gözlerinizi dört açın. Evlendikten sonra yarı yarıya kapayın.
PORTEKİZ
İnsanlar yaşadıkça ihtiyarladıklarını sanırlar, halbuki yaşamadıkça ihtiyarlarlar.
İSKOÇYA
Hakiki sevgi ayrılıkta unutulmaz.
BELÇİKA
Allah'ın gülü dikenli yarattığına hayret edeceğiniz yerde, dikenler arasında gül yarattığına hayret ediniz.
ARABİSTAN
Biri öteki kadar zengin olunca, kardeşler birbirlerini severler.
UGANDA
Evlilik, bir kale gibidir. Dışarıdakiler oraya girmek için,
içindekiler de dışarı çıkmak için uğraşır dururlar.
TAYLAND
Çabuk gelen kötü şans, geç gelen iyi şanstan iyidir.
ARNAVUTLUK
Başkalarını azarlar gibi kendini azarla, kendini affeder gibi
başkalarını affet.
ÇİN
Erkek yaşını saklamaya, kadın ise saklamamaya başladığı zaman yaşlanmıştır.
PERU
Güzellik, kadınlara verilen ilk hediye, aynı zamanda geri aldığı
ilk şeydir.
ŞİLİ
Yatağa yattığım zaman, problemlerimi elbiselerimde bırakırım.
HOLLANDA
Taşı delen, suyun kuvveti değil, damlaların sürekliliğidir.
BREZİLYA
Hiç bir mutfak, iki kadını alacak kadar zengin değildir.
SUDAN
Üç taşınma, bir yangına bedeldir.
JAPON
Nisan yağmuru Mayıs çiçeği getirir.
KANADA
Bir yalan ne kadar hızlı olursa olsun, hakikat onu yetişip geçer.
KENYA
Küçük üzüntüler konuşurlar, büyük dertler dilsizdir.
NİJERYA
Birleşmek başlangıçtır, birliği sürdürmek gelişmedir; birlikte
çalışmak başarıdır.
U.S.A
İlk karını sana Allah, ikinci karını insanlar, üçüncüsünü ise şeytan gönderir.
JAPON
İdealler yıldızlar gibidir, onları tutmak mümkün olmaz ama karanlık gecelerde yolumuza onlar rehberlik ederler.
FRANSA
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 6 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|